Günümüzde günlük hayat ile iş yaşamı arasındaki dengeyi sağlamak isteyen çalışanların ihtiyaçları da bu bağlamda farklılaşıyor. Örneğin 9-6 çalışma sistemi artık işlemiyor ve çalışanları memnun etmiyor, bunun yerini yavaş yavaş daha esnek, çevik ve uzaktan çalışma modelleri alıyor.
Esnek ve çevik kelime anlamı olarak yakın olsalar da iş uygulamaya gelince oldukça farklılar. Bu arada çevik yerine iş dünyası jargonunda kelimenin İngilizce karşılığı “agile”ın daha fazla kullanıldığını belirtmek isterim. Öyle ki agile Türkiye’de de başta olmak üzere tüm endüstrinin en fazla yatırım yaptığı alanların başında geliyor. Esnek ve çevik çalışma arasındaki farkı basitçe anlatmak gerekirse; esneklik iş ve yaşam dengesini ağlamak anlamına gelirken, çeviklik operasyonel anlamda hızlı olmak demek. İlk olarak farklı ülkelerde son 5-10 yıl içinde esnek çalışma kuralları adı altında resmiyet kazanan esnek çalışma sistemi çalışanlara iş ve hayat dengesinde daha fazla kontrol sahibi olma imkanı sağladı.
Agile ya da çevik çalışma ise tamamen işle ilgili bir kavram. Agile olarak yönetilen bir projede araştırma, planlama, tasarım, geliştirme ve test aşamaları eş zamanlı olarak devam eder. Bu sayede süreçte sürekli ilerleme sağlanır. Çevik çalışma kültürü teknolojiyi sürece entegre ederek tüm çalışanların, farklı zamanlarda, farklı yerlerden çalışarak işlerini yapmalarına imkan verir. Bu sayede çalışan verimliliği ve motivasyonu artar, ofis maliyetleri düşer. Bu iş modelinde personel evden, kafeden ve hatta parktan bile çalışabilir.
Kritik farklar neler?
Esnek ve çevik çalışma arasındaki temel fark uygulama. Esnek çalışmayı uygulamak için teknoloji yeterli olurken, çevik çalışma için yönetim ve çalışanların sürece katılımı çok önemli. Esnek çalışmanın çalışan odaklı olması gerekli. Esnek çalışmanın iş ve günlük hayat dengesini geliştirdiği, çalışan mutluluğunu artırdığına inanılıyor. Bu sayede verimlilik artıyor, işten ayrılma oranları azalıyor. Bununla birlikte çevik çalışma uygulamaları hem çalışan hem de şirket için fayda sağlar. Çalışanlar istedikleri yerde ve zamanda çalışma özgürlüğüne sahiptir ancak sonuçlar daha fazla performans odaklıdır.
İki modelde de teknolojinin yeri önemli. Esnek ve çevik çalışma uygulamalarında benzer teknolojiler ve araçlar kullanır. Mobil cihazlar ve kablosuz kaliteli ve hızlı bir bağlantı bunlar arasında başı çekenler. Bununla birlikte çevik çalışma IT stratejisinde daha kapsamlı bir değişiklik gerektirir. Bulut tabanlı çözümler, BI servisleri ve VPN teknolojisi her çalışanın işini istediği zamanda ve yerde yapabilmesini sağlar. Esnek çalışma kültürü çevik çalışmayı desteklese de çevik çalışma daha fazlasını gerektirir.
Peki uygulama nasıl oluyor?
İşveren ve çalışan ihtiyaçları hiç bir zaman aynı yönlü değildir. Ancak çevik çalışma bu konuda fayda sağlayabilir. Pek çok organizasyonda çevik çalışmanın önündeki temel engel köhnemiş kafa yapıları ya da değişime kapalı iş kültürüdür. En iyi teknolojiye sahip olmak, en iyi iş istasyonlarını inşa etmek yeterli değildir. Uygulamanın işteki tüm birimlerde yapılması, tüm departmanların iş süreçlerine entegre edilmesi gerekmekte.
Aynı zamanda çevik çalışma için somut argümanların olması gerekli. Temel hedefler tanımlanmalı ve çevik çalışma ile bu hedeflere nasıl ulaşılacağı belirlenmelidir. Örneğin İngiltere Hükümeti tarafından oluşturulan PAS 3000 agile çalışma standart olarak örnek alınabilecek bir kaynak. Çevik çalışmanın sonuçları oldukça geniş kapsamlı olabilir. İş gücünün yüzde 80’ini çevik çalışmaya geçiren firmalarda çalışanların verimliliğinde yüzde 30-40 verimlilik artışı yakalanabiliyor. Bununla birlikte iş kaynaklı, stres temelli hastalıklar da düşüşler muhtemel oluyor.