Bulut (Cloud) Teknolojisi ve Bilinmesi Gerekenler

Hayatımızı kolaylaştıran bulut (cloud) teknolojisi hakkındaki yazı dizisiyle sizlerleyim.

Son yılların iş ve özel hayatımızdaki popüler konularından bir tanesi de bulut (cloud) depolama. Aslında hayatımıza büyük kolaylık getiren bu ürün, teknoloji meraklıları tarafından yakinen bilinse de, teknolojiyi hayatının her alanında kullanan, ancak teknolojiye hakim olmayan kullanıcılar tarafından çok fazla bilinmiyor veya güven vermeyen bir teknoloji olarak görülüyor. İşte bu noktada, günlük yaşantımızda önemli bir yere sahip olan bulut teknolojisi hakkında merak edilenleri Teknotorite kullanıcıları için özel olarak kaleme alıyor ve değerli okuyuculara aktarıyorum.

Yeni teknolojilerin gelişimi, hayatımızı hızla değiştiriyor

Son yıllarda teknolojinin gelişimiyle birlikte yeni teknolojiler hızla hayatımıza girmeye devam ediyor. Öyle ki, daha önce kullanmadığımız, hatta varlığından dahi haberimizin olmadığı ürünler, artık her an elimizin altında olmaya başladı. Bu yeni teknolojilerin faydalı yönleri, onları vazgeçilmez kılmaya da başlıyor.

Bulut depolama hayatımızın her alanında

Yeni teknolojilerden bir tanesi de bulut teknolojisi. Bu teknolojinin iş ve özel hayatımızda kullanıma en açık olan yeni teknolojilerden bir tanesi olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. İş hayatımızda depoladığımız ve her an kullandığımız belgelere hızla ve her an erişimimizin olması büyük önem arz ediyor. Özel hayatımızda da durum çok farklı değil. Yine çektiğimiz fotoğraflar dahil olmak üzere, verilerimize her an ulaşabilmek muazzam bir olgu. Kısaca iş ve özel hayatımızda bulut teknolojisi “olmazsa, olmaz” diyebileceğimiz bir teknoloji.

Eyvah önemli verilerim uçtu, fotoğraflarım kayboldu, rehberim silindi!

Yakın çevremizi gözlemlediğimizde, mutlaka iş hayatında önemli verileri silinen, özel hayatında fotoğrafları yok olan veya rehberi silinen insanlara rastlayabilir, hatta bunlardan bazıları kendi başınıza da gelmiş olabilir. En çok veri kaybı halen telefon, tablet ve bilgisayar değiştirirken yaşanıyor. Çoğu insan da bu sebeple ürün değiştirdiğine pişman dahi oluyor. Benzer durum maalesef iş hayatında da geçerli. Önemli bir proje verilerinin uçması, web sitesinin yedeğinin dahili sunucuya alınması ve sunucunun bozulması gibi istenmeyen durumlar ile karşılaşmak da mümkün.

Yarım kilograma yakın harici hard disklerden özgürlüğe uzanan yol

Geçtiğimiz yıllarda 3.5” ve 2.5” hard disk kullanımı oldukça yaygındı. Verilerimizi depoladığımız, hatta neredeyse her şeyimiz olan bu ürünlerin kaybolmaması ve bozulmaması için dua ederdik. Bazılarımız bu ürünlerden iki tane alır, bir tanesini evde veya ofisinde bırakır ve hiç kullanmaz, sadece yedeğin yedeği olarak tutardı. Ancak, ne yazık ki çoğu zaman mutlaka ikinci yedeğe kopyalayamadığımız verilerimiz olur ve her zaman bu veriler en önemli veri olarak karşımıza çıkardı. Depolama alanı arttıkça ağırlaşan bu ürünleri her daim yanımızda taşımakta gerekirdi. Tabi ki çantamızda da hatırı sayılır bir yere sahip olurlardı.

Bulut depolama bize özgürlüğü getirdi

Gelişen bulut depolama teknolojisiyle önemli dosyalarımız, telefon rehberimiz, mesajlarımız, fotoğraflarımız artık her an yanımızda. Her an ulaşabildiğimiz verilerimizi paylaşmak da bir o kadar kolay. Bulut depolama sayesinde iş arkadaşlarınız ile dosyalar veya veriler üzerinde ortak çalışma yapabilir, fotoğraflarınızı tek tıklamayla dilediğiniz kişiye veri göndermeye dahi gerek kalmadan paylaşabilirsiniz.

Yazı dizisinin devamında sizleri önemli bilgiler bekliyor

Bulut depolamanın önemine ve kullanım alanlarına değindik. Bulut depolamanın ne kadar güvenli olduğunu, hangi ürünlerin, ne amaçla kullanılması gerektiğini, bu ürünlerden bütçe olarak hangilerinin size daha uygun olacağını ise, yazı dizisinin devamında değerli Teknotorite okuyucularıyla detaylı olarak paylaşacağım.

Sevgiyle ve teknolojiyle kalmanızı dilerim.

Total
1
Shares
Önceki haber

Fortnite’ın Geliştiricisi Epic Games, Video Uygulaması Houseparty’i Satın Aldı

Sonraki haber

Sesinizden Nasıl Göründüğünüzü Tahmin Edebilen Yapay Zeka Geliştirildi

İlginizi çekebilir

Bilişim 500’de Büyük Sıçrama: Teleperformance İlk 50’DE

Teleperformance Türkiye, Bilişim 500 listesinde bu yıl 24 basamak sıçrayarak ilk 50 içine girmeyi başardı. Son 2 yıldır agresif büyümesiyle dikkat çeken şirket, 2019’un sonunda ulaştığı 235,3 milyon TL ciroyla Bilişim 500’ün en büyük 50’nci şirketi oldu. 2019’da bir önceki yıla göre yüzde 57 oranında büyüyen Teleperformance Türkiye, Bilişim 500 listesinin çok uluslu şirketlerinin sıralandığı ‘Hizmet’ kategorisinde de 4’üncü büyük şirket olarak yer aldı. Teleperformance Türkiye, 71,7 milyon TL’lik ihracatıyla ise Türkiye’nin en büyük 3’üncü bilişim sektörü hizmet ihracatçısı oldu.
Devamını oku