Bulut bilişim pazarı son 5 yılda yüzde 332 oranında büyüyerek 2022 yılında 482 trilyon dolarlık bir hacme ulaştı. Pazarın 2030 yılına kadar en az 3 kat daha büyüyerek 1,5 trilyon dolara ulaşması bekleniyor.
Sektörün hızlı büyümesindeki en temel itici güç, bulut bilişim çözümlerinin şirketlerin operasyonel güvenliğine ve verimliliğine sağladığı katkı. MarketWatch raporuna göre bulut bilişim çözümleri ölçeği fark etmeksizin her şirketin yıllık operasyon maliyetlerinin 3’te 1’i oranında tasarruf etmesine yardımcı oluyor.
Bulut bilişim çözümleri bu tasarrufu; sağladığı esneklik, verimlilik ve değerle yaratıyor. Bulut altyapısına geçen şirketler değişen iş yüklerini desteklemek için istek üzerine bulut çözümlerini ölçeklendirebiliyor. Güvenlik gereksinimlerine ve diğer unsurlara bağlı olarak özel veya hibrit depolama ürünlerini seçebiliyorlar. Bulut tabanlı uygulamalara ve verilere, internete bağlı herhangi bir aygıtla sanal olarak erişebiliyorlar. Veri güvenliğini en üst seviyede tutmayı sağlayan bulut çözümleri sayesinde donanım arızaları, ağ içindeki yedeklemeler nedeniyle veri kaybıyla sonuçlanmıyor. Bulut bilişim uzak kaynakları kullandığı için kuruluşlar, sunucu ve diğer ekipman maliyetlerinden kurtuluyor. Amaca uygun ödeme yapısı da kullanıcıların yalnızca kullandıkları kaynaklar için ödeme yapmasını mümkün kılıyor. Bulut hizmeti sağlayıcıları temeldeki altyapıyı yöneterek kuruluşların uygulama geliştirmeye ve diğer önceliklere odaklanmasını sağlıyor. Buluttaki verilere dünyanın her yerinden erişim olanağı, şirketlere operasyonel konfor sunarken, daha çevik hareket etmelerine destek oluyor.
Tüm kayıpları engelliyor
Şirketlerin ihtiyaçlarına özgün bulut teknolojilerinin distribütörlüğünde sektörde lider konumda bulunan Redington Türkiye’nin Genel Müdürü Cem Borhan da özellikle son yıllarda artan dijitalleşmeyle birlikte bulut bilişime ilginin arttığını belirtiyor. Bulut bilişim çözümlerinin şirketlerin operasyonel güvenliğine ve verimliliğine önemli katkı sağladığını da ifade eden Borhan, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Şirketler sunucu, depolama, veri tabanı, ağ, yazılım, analiz ve makine zekası dahil birçok bilgi teknolojileri hizmetini bulut teknolojilerine taşıyarak maliyet, hız, verimlilik, güvenilirlik ve performans açısından sayısız faydaya erişebiliyor. Birçok kritik bilginin bulutta yedeklenmesi şirketlerin, uğradıkları siber saldırılar karşısında hem maddi hem itibar kaybı yaşamalarını engelliyor. Altyapı maliyeti olmadan, bakım konusunda herhangi bir endişe yaşamadan bu hizmetleri rahatlıkla kullanabiliyorlar. Tüm bunlar bulut bilişim çözümlerinin başta KOBİ’ler olmak üzere her ölçekten şirketlerin en son teknolojiyi en avantajlı koşullarda kullanmalarına fırsat tanıyor.”
Verimliliği artırırken inovasyonu destekliyor
Pazar lideri Redington Türkiye bulutta birçok çözüm sunuyor. Borhan, bu çözümlerden birkaçını şöyle paylaşıyor: “Örneğin açık kaynak işletim sistemi olan Red Hat Enterprise, işletmelerin buluttaki uygulamalarını ölçeklendirmeleri, sanal, konteyner ve tüm bulut ortamlarında yeni gelişen teknolojileri uygulamaları için temel oluşturuyor. Açık Kaynak Sanallaştırma çözümümüzle de şirketlerin inovasyon hızını ihtiyaçlarına uygun olarak ayarlamalarını sağlıyoruz. Red Hat OpenShift, hibrit bulut, çoklu-bulut ve uç uygulamaları yönetmek için tam katmanlı otomatik operasyonlarla hazır hale getirilen bir Kubernetes konteyner platformu. Bu platform da geliştirici verimliliğini artırırken inovasyonu destekliyor.”
Tüm çözümleri tek platformda topluyor
Redington Türkiye, tüm bulut çözümlerini bulut bilişim pazar yeri olan CloudQuarks’ta topluyor. Çalışmalara geçtiğimiz yıl başlayan şirket, bu yılın ilk yarısında platformu hayata geçirecek. CloudQuarks üzerinden bulut bazlı çözümleri Redington iş ortaklarına sunacaklarını açıklayan Borhan, “Bu platform aynı zamanda hem Türkiye hem çevre ülkelerde hızlı büyüyen yazılım ve servis şirketlerinin hizmetlerinin önce Türkiye pazarına sonra bölge ülkelere satılabileceği çok yönlü bir adres de olacak. CloudQuarks’ı, Redington Grup’un yeni hizmet tanımı olan servis olarak distribütörlük yaklaşımını hayata geçirmesinin önemli adımlarından biri olarak görüyoruz” diyor.