Müziğinizi Nasıl Alırsınız?

Evet, spot biraz iddialı olmuş olabilir; fakat en son bir müzik dükkanına gidip de fiziksel olarak ne zaman ve kimin CD’sini almış olabilirsiniz? Ben en son Tom Waits’in Mule Variations’ını almışım mesela… Benim gibi muhafazakar bir koleksiyoncu değilseniz, bugün artık müzik dinleme ihtiyacınızı çok daha kolay bir şekilde karşılayabiliyorsunuz. Günümüzde aylık ya da yıllık ödeme yaptığımız yerli ve yabancı online müzik platformlarına akıllı telefonlarımızdan, bilgisayarlarımızdan, tabletlerimizden hatta giyilebilir teknolojilerden oldukça kolay bir şekilde ulaşabiliyoruz.

Değişim 2000’lerde başladı

Müzik dinlemenin şekli her ne kadar CD ile dijitale, yani byte’lara aktarılmış olsa da, değişim mp3 formatının yaygınlaşmasıyla başladı. 90’ların sonlarında özellikle dosya paylaşım programlarında mp3 paylaşımının yapılması, bu formatın tüm dünyada genel geçer olmasını sağladı. Fakat mp3’ün ve paylaşım sitelerinin adını tüm dünya Napster’la duyacaktı. Daha doğrusu dünyaca ünlü heavy metal grubu Metallica’nın, kendi parçalarını izin olarak paylaşması paralelinde Napster’a dava açmasıyla duyacaktı dememiz gerekiyor.

2000’lerin başı, dosya paylaşımının gündemde olduğu yıllardı. Tabii ki bu durum illegaldi. Hal böyle olunca da girişimciler izinsiz dosya paylaşımı yerine, günümüzde legal olan, üye tabanlı online müzik servislerini oluşturdu. İsveçli bir girişim olan Spotify, Fransız girişimi Deezer, Apple’ın Apple Music’i ve yine ABD menşeli Tidal, bugün üyelik sistemiyle hizmet vermeye başladı. Ardından Turkcell’in fizy’si, Türk Telekom’un muud’u yerli servis sağlayıcılar olarak hayatımıza girdi.

Tek tıkla müzik

Şu anda akıllı telefon, tabletlerimiz ya da akıllı herhangi bir cihazımızda en çok kullandığımız programların başında hangileri geliyor desek, sanırım büyük bir çoğunluğumuz yukarıda saydığım platformlardan birini söyleyecektir. Aylık cüzi ücretlerle sevdiğimiz grupların, şarkıcıların neredeyse tüm albümleri, tüm teklileri gerçek anlamda parmaklarımızın ucunda oluyor. Hatta öyle ki, sevdiğiniz sanatçının çıkarmış olduğu şarkı, bildirimle size iletiliyor. Size kalansa, o albümün ya da o şarkının tadını çıkarmak…

ABD, şu anda dünya genelindeki en önemli yayın hizmeti piyasası. Küresel kaydedilen müzik gelirlerinin yüzde 40’ını ABD oluşturuyor. ABD’deki müzik hizmetlerinin çeşitliliği ve bu alandaki yenilikler sayesinde 2025 yılı itibariyle ücretli müzik abonelerinin sayısının 90.1 milyona çıkacağı tahmin ediliyor. We Are Social ve Hootsuıt tarafından her yıl hazırlanan internet ve sosyal medya istatistikleri ‘Digital 2019 in Turkey’ raporunda, Türklerin her gün yaklaşık bir saatini müzik dinlemeye ayırması, ileride bu platformların Türkiye’deki trendi hakkında da bilgi veriyor.

Hangi servisi seçmeliyim?

Bu önemli bir soru. Çünkü bu sorunun yanıtı, nasıl bir dinleyici olduğunuzla da alakalı… Şu anda tüm dünyanın en çok tercih ettiği online müzik servisi, hiç şüphesiz ki Spotify. Spotify’ın tercih nedeni ise kullanım kolaylığı ve haftalık müzik keşfi. Bunun yanında indirme yapılabilmesi paralelinde offline kullanım şansı da sunan Spotify, geniş arşiviyle de en cazip servislerin başında geliyor. Bununla beraber özellikle iOS kullanıcılarının uzun yıllardır süregelen Apple Music tercihi de masadaki en güçlü platformlardan. Ama eğer aradığınız müzikte ses kalitesine önem veriyorsanız TIDAL ve Deezer gibi online müzik servisleri, sizi daha çok tatmin edecektir. Yüksek çözünürlüklü ve kayıpsız ses formatı sunan bu iki servis, size müziği e güçlü halde sunacaktır.

Önceliğiniz Türkçe müzikse, öyleyse sizi fizy ve muud gibi yerel online müzik servisleri sizi oldukça tatmin edecektir. Üstelik bu sağlayıcılar, yerel GSM operatörlerine entegre olduğu için internetinizin kotasından yemeyecek. Sadece bu da değil, ödemeleriniz de faturanız üzerinden hallolacağı için ayrıca bir kolaylığı da yaşıyor olacaksınız.

Peki online müzik servisleri sevdiğiniz sanatçılara ne kadar para kazandırıyor? Aşağıdaki tabloda da 2019 yılındaki en güncel rakamları görüyorsunuz…